13 Nisan 2016 Çarşamba

Antik Çağda Bilecik

Bilecik’te ilk yerleşim M.Ö 3000 yıllarına kadar uzanmakta ve günümüze kadar kesintisiz bir şekilde gelmektedir. Anadolu’da Tunç Çağına geçiş sürecinde önemli bir yeri olan Bilecik’ten İ.Ö.3000’lerde tunç yapımı için kalay çıkarıldığı bilinmektedir. Nitekim Bilecik ve çevresinde birer Tunç Çağı yerleşimi olan höyüklerin ve arkeolojik alaların varlığı bilinmektedir. Merkezde Yıllık Höyük, Bozüyük ilçesi Dodurga kasabasında Çokçapınar Höyük ve Gavurtepe, Söğüt ilçesinde Oluklu Höyük ve Zemzemiye Köyü Arkeolojik Buluntu Alanı olarak bilinen yerlerde Tunç Çağı’na ait kalıntıların varlığı gözlemlenmektedir.

Siyasi ve kültürel gelişimi, Anadolu’nun geneliyle paralellik gösteren il, M.Ö.2.binde Hitit, ardından da İ.Ö.1200’de Frig egemenlik bölgeleri içerisinde kalmıştır. Bu süreçte Bilecik, hem maden ticareti dolayısıyla hem de Trakya ve Anadolu arasında bir geçiş noktası olması nedeniyle, hızlı gelişen bir yerleşim merkezi olmuştur. Frigler zamanında bölgeye hayat veren Sakarya ırmağının adıSangarios (ulu ırmak tanrısı) olarak bilinmektedir. Bilecik’in yer aldığı bölgePhrygia Epiktetos, Trakyalı Bithynialılar ülkesi olarak adlandırılmıştır.

M.Ö. 6. yüzyılda Anadolu’nun neredeyse tamamını istila eden Perslerin egemenliğinde Daskyleion Satraplığı’na bağlı olan bölge, Perslerin ortadan kaldırılmasının ardından kurulan ve merkezi Nicomedia (İzmit) olan Bithynia Krallığı’nın (M.Ö.280/M.Ö.74) sınırları içinde kalır. Bilecik’in bu yüzyıllardaki hayatı bağlı bulunduğu krallık dolayısıyla Bithynia bölgesinin genel tarihi içerisinde gösterilmektedir.

Bithynia Kralı IV. Nikomedes, Roma’nın imkânlarından faydalanmak gayesiyle M.Ö.74 yılında Bithynia’yı Roma İmparatorluğuna bağlamış ve bu bölge Roma’nın Asya Eyaleti olmuştur. Bölgede Domitianus (M.S.81–96), İmparator Traianus (M.S.98–117), İmparator Hadrianus (M.S.117–138) dönemlerinde önemli gelişmeler sağlanmış ve Bilecik sınırları içerisinde bazı yerleşim yerleri kurulmuştur. Bilecik merkezinde, güneydeki Beşiktaş mevkiindeki dorukların boğazı anlamına gelen Agrilion (Akra-ilion) ve Pazaryeri’nde Armenokastron. Medetli ile Üyük Köyü civarında Chogeae, Selçik Köyü ile Osmaneli arasındaMidum (Modrene). Çay Köy ile Himmetoğlu civarında Tottain (Tataovion) veAttavion, Nesimhocalar ile Sarıhocalar köyleri civarında Protunica, Osmaneli ilçe merkezinde Leukai (Lefke), Çay Köy’de Dableis (Dablai),Arıcaklar Köyü yakınındaTataion ve Gölpazarı civarında Emporion (Pazaryeri) antik kentleri kurulmuştur.

Roma İmparatorluğu’nun M.S. 395 yılında ikiye ayrılmasıyla birlikte Bithynia Bölgesi ve Bilecik Doğu Roma İmparatorluğu (Bizans) sınırları içerisinde kalmış ve Bilecik tekfurluk olmuştur. Bu dönemde de yeni yerleşimlerin kurulduğu ya da eski yerleşimlerin gelişerek yaşamını sürdürdüğü görülür. Belekome, Malagina ve Mesonesos önde gelen ve adlarına sık rastlanan Bizans yerleşimleridir. Abbasi Halifesi Harun Reşid döneminde (797 yılında) Bithynia bölgesinin diğer şehirleri gibi Bilecik ve Söğüt civarı da fethedilerek Abbasi idaresi altına girmiştir. Çevresi kale ile korunan Belekoma kenti, tarih içerisinde Bizanslılar-Emeviler ve Bizanslılar ve Abbasiler arasında bir kaç kez el değiştirmesine karşın bölgede Bizanslı Beyler egemenliklerini sürdürmüşlerdir. Bilecik, Bizans’ın ileri bir karakolu olarak sık sık Selçuklu akınlarına hedef olmuş ve 11–13. yüzyıllar arasında Bizans-Selçuklu mücadelesine sahne olmuştur.

KAYNAK: http://www.bilecikkulturturizm.gov.tr/TR,69066/tarihce.html

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder